15 Haziran 2019 Cumartesi

Anıtkabir: Ata'ya Ziyaret

Daha önce küçük yaşta gittiğim Anıtkabir'i o zaman ne kadar gezsemde fazla hatırlayamadığım için 06/09/2018 tarihinde tekrar gittim ve daha rahat gezip daha fazla bilgi edindim. Öncelikle Anıtkabir'e giriş kesinlikle ücretsiz ama tabii yoğun bir güvenlik önlemi olduğu için girmek öyle kolay olmuyor. Yada benim iki gidişimde de bir hayli kalabalık olduğundan daha fazla bekledik girişte. İlk giriş kapısından o resimlerde gördüğümüz Anıtkabir'e yani direkt kendisine gitmek için bir 100-150 metre civarı yürüyoruz. Sonra Anıtkabir'in geniş meydanına varıyoruz. Burası bence insanların en çok fotoğraf çekildiği yer. Çünkü Anıtkabir'i net olarak alıyor.


   İçeri girdiğimizde Atatürk'ün mezarı bizi karşılıyor. Aslında bu mezar değil. Asıl mezarı ve naaşı Anıtkabir'in altında bir odada mumyalanmış bir şekilde tutuluyormuş. Bu sadece bir büst aslında. Mezarın olduğu bölümden müzenin olduğu yere, Atatürk'ün eşyalarının olduğu yere ve Atatürk'ün güzel ve bir o kadarda güzel olan fotoğraflarının olduğu yere geçiyoruz. Müzede anlatılamayacak kadar çok güzel bilgiler ve özel eşyalar var. Onları anlatmak istemiyorum. Çünkü bence onları orada, o duyguyu yaşarken görmeniz gerek. Atatürk'ün eşyalarının olduğu yerde çok büyüleyici. Onun kıyafetlerini, sigara tabakalarını, bastonunu, ayakkabılarını görmek gerçekten tarif edilemez bir duygu. Burada beni en çok etkileyen eşyalardan biride öldükten sonra içi doldurulup oraya konan Atatürk'ün Fox isimli köpeği. Atatürk'ün fotoğraflarının olduğu yere geçmeden bir anektod paylaşmak istiyorum. Atatürk' ün eşyalarının olduğu yer dahil birkaç yerde daha ne yazık ki fotoğraf ve video çekmek yasak. Nedenini sordum ama söylemediler. Atatürk'ün fotoğraflarının olduğu yer çok güzel ve özel. Ama burada beni çok etkileyen birşey oldu.Yürüme engelliler için asansör tarzı bir mekanizma vardı gerçekten çok takdir ettim. Burdan çıkınca son olarak Atatürk'le ve Anıtkabir'le ilgili eşyalarının satıldığı ve yanlış hatırlamıyorsam gelirinin Atatürkçü Düşünce Derneğine bağışlandığı satış bölümüne geçiyoruz. Ama geçmeden yol üstünde Atatürk'ün okuduğu 2,000 üzerindeki kitapların bulunduğu bir kütüphaneden geçiyoruz orasıda çok büyüleyiciydi. Son olarak herkesin bildiği askerlerin nöbet değiştirme gösterisi ve o askerlerin hiç kıpırdamadan beklemesi sahiden takdire şayan bir hareket. 

    Bence benim orada gördüğüm Japon'lar gibi Türk olan olmayan dünyadaki herkesin gidip Ulu Önderi mutlaka ziyaret etmesi gerekiyor. Eğer ömrüm yeterse kesinlikle tekrar gideceğim.

Doğukan TÜRKMENLİ

1 Haziran 2019 Cumartesi

KapalıÇarşı (Nerede, Tarihi, Özellikleri, Gezi)

Sıradaki durağım Nuruosmaniye'deki Kapalı Çarşıydı. Buraya gelmemin 3 sebebi vardı, ilki burayı dolaşmak ikincisi alışveriş yapmak üçüncüsü ise buranın tarihi havasını solumaktı yani bilgiler almak. Kapalıçarşı'nın önündeydim ve üst tarafta Osmanlı turasıyla bizi karşılıyordu. İçeriye adımımı attım, heryerin de bir giriş ucu vardı içi ( Grand Bazzar ) denilecek kadar büyüktü ve eskiydi, burası tarihi biryer olduğu için turistlerinde akın ettiği bir yerdi. Çin'den tut Alman' ına kadar.  Aldığım bilgilere dayalı 1460 yılında Fatih Sultan Mehmet   buranın inşaatına başlamış olan padişahtır. Kapalı Çarşı Kanuni Sultan Süleyman zamanında en büyük haline ulaşmıştır yani 3600'e aşkın dükkanlarla Dünyanın en büyük hanı ünvanını almıştır ve burası alışveriş merkezidir. Burası ilk olarak ahşapla daha sonra mermer taş ile düzenlenmiştir. Buranın açılmasının sebebi Fatih Sultan Mehmet İstanbul'u   fethettikten sonra Ayasofya Camii'nin parasını karşılamak için yapılan projedir. Bu nedeniyle kapalı çarşı Osmanlı'nın bir kalbi gelir kaynağı olmuştur. Burasıda turistler için ilgi   çekici  bir yer olmuştur. 



Kapalıçarşı'da Alışveriş

Karnımız açtı. Cebecihan'a gelip burada kahvaltımızı yaptık ( restorant ) kahvaltıdan sonra bir kahve içtik konuşup kalktık ve dolaştık Kapalıçarşı gerçekten büyük bir  yerdi, mağazalarından, kumaşından tut halısına kadar bütün işler yer alır ve burada ( 76 Sokak ) bulunur.Bu sokakları buraya sığdırmak gerçekten güç işidir diye düşündüm ve burası gerçektende İstanbul'un bir organı olabilir diye düşündüm. Dolaştığım yerlerden biri ( Old Bazaar ) bu bölgede olabildiğince altın  malzemelerden, çanağından çömleğine kadar herşey bulunur. Buraya gelip ben buradan bir kolye almıştım piyasa değeri fazla pahalı olmadığı için ve çok üretimin yapıldığı için   neredeyse bu bölge ucuzdur kalitelisinden tut kalitelisine kadar malzemeler kapalı çarşıda yer alır. ( Old Bazaar ) bölgesinden çıktık akşam olmuştu akşam yemeğini yemek için   (Gelgor )adlı salona girdik orada yemeğimizi yedik  turşusu çok güzeldi ve güzel yemek yapıyorlardı. Bu bölgeden  kalktık eve gitmek için yola  koyulduk  Kapalıçarşıda kaybolmak elde değildir fakat yolu bilen için çok rahat ve gezilecek bir yerdir.

C a n   K a p l a n

Amasra'da Ne Yenir?

Amasra ’ya geldiyseniz eğer yemeden dönmemeniz gereken en temel yemek tabiki balıktır ancak bununla birlikte yemeden dönerseniz pişman olurs...